29 Mayıs 2012 Salı

kaykay nedir?


Kaykay, 20. yüzyılın ortalarından sonra Amerika Birleşik Devletleri'nin Kaliforniya eyaletinin sahil kentlerinde rüzgârsız günlerde sörf yapamayan gençlerin böyle günlerde vakitlerini geçirmek için önceleri tahta parçalarına tekerlek takarak buldukları bilinen ekstrem spor dalı ve bu amaç için kullanılan spor aleti.[1] Başlangıcından bugüne popülaritesi sürekli artıp azalan spor ilk ortaya çıktığı yer olması itibariyle özellikleAmerika Birleşik Devletleri'nde olmak üzere onyıllardır dünyanın hemen her köşesinde çok sayıda amatör veprofesyonel sporcu tarafından yapılmaktadır.[2][3]
Kaykay sporu; kaykayı oluşturan parçalar, kendisine özel ayakkabıkıyafet ve aksesuarların üretimi ve pazarlanması yanı sıra kaykay parkları'nın kurulması ve işletmesi, yerel ve uluslararası yarışma organizasyonları ile çok büyük bir endüstri, ekonomi ve kültür haline gelmiştir.[4][5][6][7] kaynak: vikipedi

kaykay nedir?


Kaykay, 20. yüzyılın ortalarından sonra Amerika Birleşik Devletleri'nin Kaliforniya eyaletinin sahil kentlerinde rüzgârsız günlerde sörf yapamayan gençlerin böyle günlerde vakitlerini geçirmek için önceleri tahta parçalarına tekerlek takarak buldukları bilinen ekstrem spor dalı ve bu amaç için kullanılan spor aleti.[1] Başlangıcından bugüne popülaritesi sürekli artıp azalan spor ilk ortaya çıktığı yer olması itibariyle özellikleAmerika Birleşik Devletleri'nde olmak üzere onyıllardır dünyanın hemen her köşesinde çok sayıda amatör veprofesyonel sporcu tarafından yapılmaktadır.[2][3]
Kaykay sporu; kaykayı oluşturan parçalar, kendisine özel ayakkabıkıyafet ve aksesuarların üretimi ve pazarlanması yanı sıra kaykay parkları'nın kurulması ve işletmesi, yerel ve uluslararası yarışma organizasyonları ile çok büyük bir endüstri, ekonomi ve kültür haline gelmiştir.[4][5][6][7] kaynak: vikipedi

8 Mayıs 2012 Salı

YÜRÜYÜŞ Atletizm


YÜRÜYÜŞ :
Yürüyüş yarışları hem pistte , hem de yolda yapılabilir. Uluslar arası yürüyüş yarışmalarında ve olimpiyatlarda erkeklerde 20-50km ; bayanlarda 10km üzerinden yapılır. 20km den daha uzun mesafeli uluslar arası yarışmalarda 5 km aralı su istasyonları bulunur. Böylece yürüyüşçülerin terleme sonucu fazla su kaybetmelerinden doğacak sakıncalar önlenmiş olur. Yürüyüşçüler nasırlara karşı kalın çorap giyerler. Sağlam dayanıklı ayakkabı kullanırlar.
Yürüyüş , adımların yerle bağlantıyı sürekli tutacak şekilde atıldığı bir ilerleme şeklidir. Başka bir deyişle arkadaki ayağın baş parmağı öndeki ayağın topuğu yere değmeden yerden kalkmaz. Bu bağlantıyı sağlamak ya da sağlamamak arasındaki ayrım çok küçük olduğundan hakemler yarışın belirli zamanlarında yarışçıların ayaklarını gözlerler. Ayrıca her adımda bacak dizden düzleştirilmelidir. Hakemler kurallara aykırı yürüyen yarışmacıları diskalifiye etme yetkisine sahiptir.
Yürüyüşçülerin kalça hareketi biraz garip görünse de belirli bir amacı vardır. Wiggle denen hareketle kalçalar kıvrılarak normal yürüyüşte mümkün olandan daha uzun adımlar elde edilir. Gövde dik durmalıdır. Öne eğilmek adım uzunluğunu engeller. Bütün hareketler yumuşak olmalıdır. Sert hareketli bir yürüyücü her adımda boşuna enerji harcar. Kilometrede 1100 adım atıldığı düşünülürse sertlik yüzünden büyük bir enerjinin boşa harcandığı kolayca anlaşılır.

MAKİNENİZ KULLANIMA HAZIRDIR


MAKİNENİZ KULLANIMA HAZIRDIR.

NOTLAR
   Machine Dishwash 500’ ün deterjan , Rinse Aid’ in durulama maddesi (parlatıcı) olduğunu unutmayınız.   Makinanızda yoğun köpürmeler oluyorsa, durulama suyunun gelip, gelmediğini ve basıcını kontrol ediniz.   Problemlerle karşılaştığınızda, öncellikle kılavuzda belirtilen yıkama koşullarına uyulup, uyulmadığını kontrol ediniz.   UNUTMAYINIZ: Deterjan tasarrufu yapmanın iki yolu vardır. Ya daha az deterjan kullanırsınız, yada makineyi daha verimli kullanırsınız.
Siz ikinci yolu seçiniz. Çünkü HİJYEN’ den tasarruf olmaz.

YÜRÜYÜŞ Atletizm


YÜRÜYÜŞ :
Yürüyüş yarışları hem pistte , hem de yolda yapılabilir. Uluslar arası yürüyüş yarışmalarında ve olimpiyatlarda erkeklerde 20-50km ; bayanlarda 10km üzerinden yapılır. 20km den daha uzun mesafeli uluslar arası yarışmalarda 5 km aralı su istasyonları bulunur. Böylece yürüyüşçülerin terleme sonucu fazla su kaybetmelerinden doğacak sakıncalar önlenmiş olur. Yürüyüşçüler nasırlara karşı kalın çorap giyerler. Sağlam dayanıklı ayakkabı kullanırlar.
Yürüyüş , adımların yerle bağlantıyı sürekli tutacak şekilde atıldığı bir ilerleme şeklidir. Başka bir deyişle arkadaki ayağın baş parmağı öndeki ayağın topuğu yere değmeden yerden kalkmaz. Bu bağlantıyı sağlamak ya da sağlamamak arasındaki ayrım çok küçük olduğundan hakemler yarışın belirli zamanlarında yarışçıların ayaklarını gözlerler. Ayrıca her adımda bacak dizden düzleştirilmelidir. Hakemler kurallara aykırı yürüyen yarışmacıları diskalifiye etme yetkisine sahiptir.
Yürüyüşçülerin kalça hareketi biraz garip görünse de belirli bir amacı vardır. Wiggle denen hareketle kalçalar kıvrılarak normal yürüyüşte mümkün olandan daha uzun adımlar elde edilir. Gövde dik durmalıdır. Öne eğilmek adım uzunluğunu engeller. Bütün hareketler yumuşak olmalıdır. Sert hareketli bir yürüyücü her adımda boşuna enerji harcar. Kilometrede 1100 adım atıldığı düşünülürse sertlik yüzünden büyük bir enerjinin boşa harcandığı kolayca anlaşılır.

MAKİNENİZ KULLANIMA HAZIRDIR


MAKİNENİZ KULLANIMA HAZIRDIR.

NOTLAR
   Machine Dishwash 500’ ün deterjan , Rinse Aid’ in durulama maddesi (parlatıcı) olduğunu unutmayınız.   Makinanızda yoğun köpürmeler oluyorsa, durulama suyunun gelip, gelmediğini ve basıcını kontrol ediniz.   Problemlerle karşılaştığınızda, öncellikle kılavuzda belirtilen yıkama koşullarına uyulup, uyulmadığını kontrol ediniz.   UNUTMAYINIZ: Deterjan tasarrufu yapmanın iki yolu vardır. Ya daha az deterjan kullanırsınız, yada makineyi daha verimli kullanırsınız.
Siz ikinci yolu seçiniz. Çünkü HİJYEN’ den tasarruf olmaz.

ISPANAKLI ELBASAN TAVA


 ISPANAKLI ELBASAN TAVA

 MALZEMELER
1 kg. kemiksiz koyun eti
500 gr. ıspanak
1 kg. yoğurt
1/2 limon suyu
2 çorba kaşığı tereyağ
2 adet soğan
1 adet sivri biber
2 adet yumurta
2 çorba kaşığı un
Tuz
karabiber
HAZIRLANIŞI
Etleri ceviz büyüklüğünde doğrayın, haşlayıp, süzün. Fırın tepsisine susuz olarak koyun. Doğranmış soğan, biber ve ıspanağı bir çorba kaşığı tereyağ ile soteleyin. Ateşten alın. Etlerin üzerine tuz ve karabiber serpin. Hazırladığınız ıspanağı etlerin üzerine yayın. Yoğurdun içine yumurta, limon suyu, un ve tuz koyup, çırpın. Ispanakların üstüne dökün. Üzerine parça parça tereyağ koyun. 200 derecelik fırında yarım saat pişirin. Sıcak servis yapın

ISPANAKLI GARNİTÜR


ISPANAKLI GARNİTÜR

 MALZEMELER
400 gr ıspanak
2 adet patates
2 adet havunç
1 yemek kaşığı sıvı yağ
1 tatlı kaşığı soya sosu
arzuya göre baharat
HAZIRLANIŞI
Patatesleri ve havuçları parmak büyüklüğün de uzun uzun kesin. Ispanakları sadece ortadan ikiye bölün.Tavaya yağı koyun,ısındıktan sonra havucu atıp bir iki dakika kavurun. Daha sonra patatesleri atıp beş, altı dakika kavurun ve ıspanağı, soya sosunu, baharatları ekleyip kavurmaya devam edin, beş dakika sonra yemek hazırdır

ISPANAKLI MANTAR


ISPANAKLI MANTAR

 MALZEMELER
2 bağ ıspanak
200 gr mantar
1 adet havuç
2 diş sarımsak
tuz
karabiber
limon suyu
HAZIRLANIŞI
Önce mantarları ve havucu doğrayın ve dövülmüş sarımsakla birlikte az miktarda yağ ile kavurun. Bir tarafta temizleyip doğradığınız ıspanağı da ekleyin. 10-15 dakika kadar kavrulunca içerisine tuz, limon suyu ve biraz karabiber ekleyin. 1-2 dakika daha pişirin ve servis yapın.

ISPANAKLI ELBASAN TAVA


 ISPANAKLI ELBASAN TAVA

 MALZEMELER
1 kg. kemiksiz koyun eti
500 gr. ıspanak
1 kg. yoğurt
1/2 limon suyu
2 çorba kaşığı tereyağ
2 adet soğan
1 adet sivri biber
2 adet yumurta
2 çorba kaşığı un
Tuz
karabiber
HAZIRLANIŞI
Etleri ceviz büyüklüğünde doğrayın, haşlayıp, süzün. Fırın tepsisine susuz olarak koyun. Doğranmış soğan, biber ve ıspanağı bir çorba kaşığı tereyağ ile soteleyin. Ateşten alın. Etlerin üzerine tuz ve karabiber serpin. Hazırladığınız ıspanağı etlerin üzerine yayın. Yoğurdun içine yumurta, limon suyu, un ve tuz koyup, çırpın. Ispanakların üstüne dökün. Üzerine parça parça tereyağ koyun. 200 derecelik fırında yarım saat pişirin. Sıcak servis yapın

ISPANAKLI GARNİTÜR


ISPANAKLI GARNİTÜR

 MALZEMELER
400 gr ıspanak
2 adet patates
2 adet havunç
1 yemek kaşığı sıvı yağ
1 tatlı kaşığı soya sosu
arzuya göre baharat
HAZIRLANIŞI
Patatesleri ve havuçları parmak büyüklüğün de uzun uzun kesin. Ispanakları sadece ortadan ikiye bölün.Tavaya yağı koyun,ısındıktan sonra havucu atıp bir iki dakika kavurun. Daha sonra patatesleri atıp beş, altı dakika kavurun ve ıspanağı, soya sosunu, baharatları ekleyip kavurmaya devam edin, beş dakika sonra yemek hazırdır

ISPANAKLI MANTAR


ISPANAKLI MANTAR

 MALZEMELER
2 bağ ıspanak
200 gr mantar
1 adet havuç
2 diş sarımsak
tuz
karabiber
limon suyu
HAZIRLANIŞI
Önce mantarları ve havucu doğrayın ve dövülmüş sarımsakla birlikte az miktarda yağ ile kavurun. Bir tarafta temizleyip doğradığınız ıspanağı da ekleyin. 10-15 dakika kadar kavrulunca içerisine tuz, limon suyu ve biraz karabiber ekleyin. 1-2 dakika daha pişirin ve servis yapın.

KABAK KALYE


KABAK KALYE

 MALZEMELER
1 BAŞ SOĞAN
3 DİŞ SARMISAK
125 GR KIYMA
1 TATLI KAŞIĞI SALÇA
3 ADET KABAK
BİR TUTAM DEREOTU
3 KAŞIK GARNİTÜR (BEZELYE, PATATES,HAVUÇ)
1 KÜÇÜK DOMATES
1/2 BARDAK SU
TUZ
HAZIRLANIŞI
Soğanlar ve sarmısaklar küçük kareler halinde kesilerek çok az zeytinyağı ile kavrulur. Soğanlar iyice pembeleştikten sonra kıyma ilave edilerek kavrulması beklenir.Kavrulduktan sonra salçası ilave edilerek bir süre daha beklenir.
Kabakların kabukları bıçak ile sıyrılır ve halka halka kesilerek tuzlu su da biraz bekletilir. Daha sonra kabakların suyu süzülerek kıymaya ilave edilir. Biraz kavrulduktan sonra garnitür, domates eklenir. Bir süre daha pişirilmeye bırakıldıktan sonra suyu ve tuzu ilave edilerek pişmeye bırakılır.Pişmeye yakın dereotu ilave edilir.Yaklaşık 20 dakika orta ateşte pişirilerek, sıcak servis yapılır.

KABAK KAVURMASİ


KABAK KAVURMASİ

 MALZEMELER
1 kg kabak
3 çorba kaşığı zeytinyağı
2 adet orta boy soğan
2 adet domates
nane
dereotu
karabiber
tuz
HAZIRLANIŞI
Kabakları soyup küçük küçük doğrayın.
Kalın dipli bir tavada zeytinyağını ısıtıp küp şeklinde doğradığınız soğanları sararıncaya kadar kavurun.
Daha sonra sırasıyla domatesleri ve kabakları ilave edip çok az su ile kendi yağında kalana kadar pişirin.
Nane ve dereotu ile süsleyerek servis yapın.

KOCA KOCA KLASÖRLERİ TAŞIMAK


Elimde bir sürü dosyanın bulunduğu bir klasör var ve bu klasörün içeriğini arkadaşıma götürmek istiyorum. Internet erişimi olmadığı için disketle götürmek istiyorum ancak bu klasör bir diskete sığmıyor doğal olarak. Bir arkadaşıma sorduğumda “birden fazla diskete sıkıştır” dedi ve Winzip programını kullanmamı önerdi. Bu program nasıl kullanılır, disketlere sıkıştırmak ne demektir?  
Arkadaşınız doğru yöntemi söylemiş. Winzip bir dosya sıkıştırma programıdır ve çok yer kaplayan dosyaları tek bir dosya arşivi içerisinde sıkıştırmak için kullanılır. Zaten en son sürümünü bizim dergi ile birlikte verdiğimiz PC Magazine Offline CD-ROM’larının “shareware klasikleri” bölümünde bulabilirsiniz. Programı bilgisayarınıza kurduktan sonra temiz, formatlı disketleri bir kenara koyun ve disket sürücüye bir disket takın. Daha sonra sıkıştırmak istediğiniz klasörün simgesini görüntüleyin ve üzerine sağ fare düğmesi ile tıklayın. Ekrana gelecek olan menüden ADD TO ZIP komutunu çalıştırın. Bu komutu çalıştırdığınızda ekrana WINZIP uygulamasının dosya sıkıştırma diyalog kutusu gelecek. Bu diyalog kutusu içerisinde en üstteki ADD TO ARCHIVE metin kutusuna A:YEDEK yazın ve :ENTER tuşuna basın. Kısa bir süre sonra dosyalar diskete sıkıştırılmaya başlayacaktır. Birinci disket dolunca WINZIP uygulaması ekranda yeni bir diyalog kutusu görüntüleyecek ve disket sürücüye ikinci disketi yerleştirmenizi isteyecektir. Birinci disketi çıkartın, üzerine 1 yazın ve ikinci disketi takın. Ekrandaki diyalog kutusunun OK düğmesine basın. İşlem ikinci disketten devam edecektir. Bütün dosyalar bitene kadar bu işlemi arka arkaya tekrarlayın.
İşlem bittiğinde o büyük klasörünüz disketlere dağıtılmış olacak. Disketleri arkadaşınızın bilgisayarına götürün. Arkadaşınızın bilgisayarında da WINZIP uygulaması kurulu olmalı, eğer değilse o bilgisayara da bu uygulamayı kurun. Daha sonra disket arşivinin son disketini sürücüye takın ve içeriğini görüntüleyin. Klasör penceresinin içerisinde bir tek ZIP soyadlı dosya görülecektir. Bu dosyayı sağ fare düğmesi ile sürükleyin ve masaüstünde boş bir yere bırakın. Fare düğmesinden elinizi çektiğinizde ekranda bir menü açılacak, buradan EXTRACT TO {dosya ismi}… komutunu çalıştırın. WINZIP uygulaması ekranda bir diyalog kutusu görüntüleyecek ve disket setinin birinci disketini takmanızı isteyecektir. Sonuncu disketi sürücüden çıkartın ve birinci disketi takın. Diyalog kutusunun OK düğmesine basın. Dosyaları arşivden bir bir çıkartılacak ve masaüstünde dosya ismi ile oluşturulacak olan bir klasörün içerisine açılmaya başlayacaktır. Birinci disketin işi bitince WINZIP uygulaması yine ekranda bir diyalog kutusu görüntüleyecek ve sizden ikinci disketi sürücüye takmanızı isteyecektir. Birinci disketi çıkartın, ikinci disketi takın ve ekrandaki diyalog kutusu içerisinde OK düğmesine basın. Bu işlemi sonuncu diskete kadar devam ettirin. İşlemler bittiğinde bilgisayarınızdan sıkıştırıp almış olduğunuz klasörün tam bir kopyası arkadaşınızın bilgisayarının masaüstünde oluşturulacak, siz de amacınıza ulaşmış olacaksınız.

KABAK KALYE


KABAK KALYE

 MALZEMELER
1 BAŞ SOĞAN
3 DİŞ SARMISAK
125 GR KIYMA
1 TATLI KAŞIĞI SALÇA
3 ADET KABAK
BİR TUTAM DEREOTU
3 KAŞIK GARNİTÜR (BEZELYE, PATATES,HAVUÇ)
1 KÜÇÜK DOMATES
1/2 BARDAK SU
TUZ
HAZIRLANIŞI
Soğanlar ve sarmısaklar küçük kareler halinde kesilerek çok az zeytinyağı ile kavrulur. Soğanlar iyice pembeleştikten sonra kıyma ilave edilerek kavrulması beklenir.Kavrulduktan sonra salçası ilave edilerek bir süre daha beklenir.
Kabakların kabukları bıçak ile sıyrılır ve halka halka kesilerek tuzlu su da biraz bekletilir. Daha sonra kabakların suyu süzülerek kıymaya ilave edilir. Biraz kavrulduktan sonra garnitür, domates eklenir. Bir süre daha pişirilmeye bırakıldıktan sonra suyu ve tuzu ilave edilerek pişmeye bırakılır.Pişmeye yakın dereotu ilave edilir.Yaklaşık 20 dakika orta ateşte pişirilerek, sıcak servis yapılır.

KABAK KAVURMASİ


KABAK KAVURMASİ

 MALZEMELER
1 kg kabak
3 çorba kaşığı zeytinyağı
2 adet orta boy soğan
2 adet domates
nane
dereotu
karabiber
tuz
HAZIRLANIŞI
Kabakları soyup küçük küçük doğrayın.
Kalın dipli bir tavada zeytinyağını ısıtıp küp şeklinde doğradığınız soğanları sararıncaya kadar kavurun.
Daha sonra sırasıyla domatesleri ve kabakları ilave edip çok az su ile kendi yağında kalana kadar pişirin.
Nane ve dereotu ile süsleyerek servis yapın.

KOCA KOCA KLASÖRLERİ TAŞIMAK


Elimde bir sürü dosyanın bulunduğu bir klasör var ve bu klasörün içeriğini arkadaşıma götürmek istiyorum. Internet erişimi olmadığı için disketle götürmek istiyorum ancak bu klasör bir diskete sığmıyor doğal olarak. Bir arkadaşıma sorduğumda “birden fazla diskete sıkıştır” dedi ve Winzip programını kullanmamı önerdi. Bu program nasıl kullanılır, disketlere sıkıştırmak ne demektir?  
Arkadaşınız doğru yöntemi söylemiş. Winzip bir dosya sıkıştırma programıdır ve çok yer kaplayan dosyaları tek bir dosya arşivi içerisinde sıkıştırmak için kullanılır. Zaten en son sürümünü bizim dergi ile birlikte verdiğimiz PC Magazine Offline CD-ROM’larının “shareware klasikleri” bölümünde bulabilirsiniz. Programı bilgisayarınıza kurduktan sonra temiz, formatlı disketleri bir kenara koyun ve disket sürücüye bir disket takın. Daha sonra sıkıştırmak istediğiniz klasörün simgesini görüntüleyin ve üzerine sağ fare düğmesi ile tıklayın. Ekrana gelecek olan menüden ADD TO ZIP komutunu çalıştırın. Bu komutu çalıştırdığınızda ekrana WINZIP uygulamasının dosya sıkıştırma diyalog kutusu gelecek. Bu diyalog kutusu içerisinde en üstteki ADD TO ARCHIVE metin kutusuna A:YEDEK yazın ve :ENTER tuşuna basın. Kısa bir süre sonra dosyalar diskete sıkıştırılmaya başlayacaktır. Birinci disket dolunca WINZIP uygulaması ekranda yeni bir diyalog kutusu görüntüleyecek ve disket sürücüye ikinci disketi yerleştirmenizi isteyecektir. Birinci disketi çıkartın, üzerine 1 yazın ve ikinci disketi takın. Ekrandaki diyalog kutusunun OK düğmesine basın. İşlem ikinci disketten devam edecektir. Bütün dosyalar bitene kadar bu işlemi arka arkaya tekrarlayın.
İşlem bittiğinde o büyük klasörünüz disketlere dağıtılmış olacak. Disketleri arkadaşınızın bilgisayarına götürün. Arkadaşınızın bilgisayarında da WINZIP uygulaması kurulu olmalı, eğer değilse o bilgisayara da bu uygulamayı kurun. Daha sonra disket arşivinin son disketini sürücüye takın ve içeriğini görüntüleyin. Klasör penceresinin içerisinde bir tek ZIP soyadlı dosya görülecektir. Bu dosyayı sağ fare düğmesi ile sürükleyin ve masaüstünde boş bir yere bırakın. Fare düğmesinden elinizi çektiğinizde ekranda bir menü açılacak, buradan EXTRACT TO {dosya ismi}… komutunu çalıştırın. WINZIP uygulaması ekranda bir diyalog kutusu görüntüleyecek ve disket setinin birinci disketini takmanızı isteyecektir. Sonuncu disketi sürücüden çıkartın ve birinci disketi takın. Diyalog kutusunun OK düğmesine basın. Dosyaları arşivden bir bir çıkartılacak ve masaüstünde dosya ismi ile oluşturulacak olan bir klasörün içerisine açılmaya başlayacaktır. Birinci disketin işi bitince WINZIP uygulaması yine ekranda bir diyalog kutusu görüntüleyecek ve sizden ikinci disketi sürücüye takmanızı isteyecektir. Birinci disketi çıkartın, ikinci disketi takın ve ekrandaki diyalog kutusu içerisinde OK düğmesine basın. Bu işlemi sonuncu diskete kadar devam ettirin. İşlemler bittiğinde bilgisayarınızdan sıkıştırıp almış olduğunuz klasörün tam bir kopyası arkadaşınızın bilgisayarının masaüstünde oluşturulacak, siz de amacınıza ulaşmış olacaksınız.

İMDAT WINDOWS 2000 ÇALIŞMIYOR!


Bir sabah kalktığınızda (aynen benim gibi) bilgisayarınızın boot etmediğini görüp Windows 2000 kurduğunuza lanet ediyor olabilirsiniz. Ekranda NTLDR IS MISSING PRESS CTRL+ALT+DEL gibi hain bir mesajla karşılaşabilirsiniz. Özellikle yabancı haber gruplarında Windows 2000 ve Windows 98′i dual-boot kuranlarda bu tür problemlerle karşılaşmış olan bir sürü Windows 2000 kullanıcısı var. Neyse ki hemen panik yapmaya gerek yok. Bu tür bir problem yaşayan kimselerin adım adım takip etmeleri gerek yol aşağıda: 1. Önce bilgisayar BIOS’tan CD-ROM’dan boot edecek şekilde ayarlanır. 2. Windows 2000 CD-ROM’u CD-ROM sürücüye takılır ve bilgisayar açılır. 3. Bilgisayarın CD-ROM’dan boot etmesi sağlanır, ekranda Windows 2000 kurulum programı görülür.4. R tuşuna basarak REPAIR (tamir etme) seçeneği seçilir. 5. Bundan sonraki adımda C tuşuna basılır ve DOS ekranına benzer bir siyah-beyaz ekranla karşı karşıya kalınır. 6. Şimdi C: sürücüsünün root klasörüne geçilir. Buraya Windows 2000 CD-ROM’undaki I386 klasörünün içerisinde yer alan NTLDR ve NTDETECT.COM dosyaları kopyalanır. Örneğin eğer CD-ROM sürücü harfi E ise, bu durumda komut satırında sırayla Copy E:\I386\NTLDR ve Copy E:\I386\NTDETECT.COM yazılır, dosyalar bir güzel kopyalanır. 7. EXIT yazılıp ENTER tuşuna basılır, bilgisayar kapanıp açılır, Windows 2000 CD-ROM’u sürücüden çıkartılır. Şimdi açılışta BOOT.INI dosyasının eksik olduğunu söyleyen bir hata mesajıyla karşılaşacaksınız ancak panik yapmayın, Windows 2000 kuzu kuzu açılacaktır. Elbette Windows 98 de kullanmak istediğiniz için bu kaybolan BOOT.INI dosyasını tekrar yaratmak gereklidir. Bunun için C: sürücüsünün root klasöründe BOOT.INI adında bir metin dosyası oluşturmanız ve içine aşağıdaki satırları girmeniz gerekiyor. [Boot Loader] timeout=5Default=multi(0)disk(0)rdisk(0)partition(1)\WINNT [Operating Systems] multi(0)disk(0)rdisk(0)partition(1)\WINNT=”Microsoft Windows 2000 Professional” /fastdetect C:\=”Microsoft Windows 98″
Bundan sonra, dosyayı kaydedin ve bilgisayarı baştan başlatın. Her şey eski mutlu huzurlu haline geri dönecektir.
WINDOWS KAPANAMIYORSA Eğer Windows 98 kullanıyorsanız ve BAŞLAT menüsünden BİLGİSAYARI KAPAT * OTURUMU KAPAT komutunu çalıştırıp bilgisayarınızı kapatmak istediğinizde bilgisayarınız RESTART ediliyorsa aşağıdaki püf noktasının işinize yarayabileceğini düşünüyorum. Başlat menüsünden ÇALIŞTIR’ a girip REGEDIT yazın ve ENTER tuşuna basın. Ekrana REGISTRY editörü gelecektir. Burada Superonline taraftaki ağaç yapısındanHKEY_LOCAL_MACHINE\System\CurrentControlSet\Control
klasörünü açın. Shutdown klasörünün üzerine tıklayın ve sağ taraftaki FastReboot dizesinin değerini ”0” yapın ve kayıt düzenleyicisini kapatın. Bilgisayarı kapatıp açın. Probleminiz büyük ihtimalle çözülecektir, benimkisi çözüldü.

DOS ORTAMINDA F KLAVYE TANITMAK

DOS ORTAMINDA F KLAVYE TANITMAK

 Yapacağınız şey basit. Windows 98′i çalıştırın. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde SYSEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. Sistem dosyaları düzenleyebileceğiniz bir şekilde ekrana gelecektir. Bu ekranda AUTOEXEC.BAT dosyasına geçin ve KEYB ile başlayan satırda id:179 yazan satırı id:440 olacak şekilde değiştirin. Bu satır aşağıdaki gibi görülmelidir: keyb tr,,C:\WINDOWS\COMMAND\keybrd2. sys /id:440

DAHİLİ PC HOPARLÖRÜNÜN SESİ

 Eğer ses kartınız yoksa ve Windows 95, 98 ve Windows NT 4.0 kullanırken dahili PC hoparlöründe bip seslerinin gelmesini engellemek istiyorsanız bunu basit bir REGISTRY numarası ile halletmeniz mümkündür. Bütün yapacağınız aşağıdaki adımları takip etmek olacaktır.1. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. 2. REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. REGISTRY editörü uygulaması ekrana gelecektir. 3. Sol taraftaki klasör yapısını kullanarak HKEY_CURRENT_USER\Control Panel\Sound bölümüne gelin. 4. Sağ tarafta BEEP değerini göreceksiniz. Eğer görmezseniz EDIT menüsünden NEW * STRING VAULE komutunu çalıştırın ve yaratın.5. BEEP değerinin üzerine çift tıklayın ve değerini NO yapın.REGISTRY uygulamasını kapatın ve Windows’u kapatıp açın. Artık PC hoparlöründen ses gelmeyecektir. Eğer bu sesleri tekrar duymak isterseniz yine REGISTRY editörünü çalıştırın ve biraz önce yaratmış olduğunuz BEEP değerini YES olacak şekilde ayarlayın.

İMDAT WINDOWS 2000 ÇALIŞMIYOR!


Bir sabah kalktığınızda (aynen benim gibi) bilgisayarınızın boot etmediğini görüp Windows 2000 kurduğunuza lanet ediyor olabilirsiniz. Ekranda NTLDR IS MISSING PRESS CTRL+ALT+DEL gibi hain bir mesajla karşılaşabilirsiniz. Özellikle yabancı haber gruplarında Windows 2000 ve Windows 98′i dual-boot kuranlarda bu tür problemlerle karşılaşmış olan bir sürü Windows 2000 kullanıcısı var. Neyse ki hemen panik yapmaya gerek yok. Bu tür bir problem yaşayan kimselerin adım adım takip etmeleri gerek yol aşağıda: 1. Önce bilgisayar BIOS’tan CD-ROM’dan boot edecek şekilde ayarlanır. 2. Windows 2000 CD-ROM’u CD-ROM sürücüye takılır ve bilgisayar açılır. 3. Bilgisayarın CD-ROM’dan boot etmesi sağlanır, ekranda Windows 2000 kurulum programı görülür.4. R tuşuna basarak REPAIR (tamir etme) seçeneği seçilir. 5. Bundan sonraki adımda C tuşuna basılır ve DOS ekranına benzer bir siyah-beyaz ekranla karşı karşıya kalınır. 6. Şimdi C: sürücüsünün root klasörüne geçilir. Buraya Windows 2000 CD-ROM’undaki I386 klasörünün içerisinde yer alan NTLDR ve NTDETECT.COM dosyaları kopyalanır. Örneğin eğer CD-ROM sürücü harfi E ise, bu durumda komut satırında sırayla Copy E:\I386\NTLDR ve Copy E:\I386\NTDETECT.COM yazılır, dosyalar bir güzel kopyalanır. 7. EXIT yazılıp ENTER tuşuna basılır, bilgisayar kapanıp açılır, Windows 2000 CD-ROM’u sürücüden çıkartılır. Şimdi açılışta BOOT.INI dosyasının eksik olduğunu söyleyen bir hata mesajıyla karşılaşacaksınız ancak panik yapmayın, Windows 2000 kuzu kuzu açılacaktır. Elbette Windows 98 de kullanmak istediğiniz için bu kaybolan BOOT.INI dosyasını tekrar yaratmak gereklidir. Bunun için C: sürücüsünün root klasöründe BOOT.INI adında bir metin dosyası oluşturmanız ve içine aşağıdaki satırları girmeniz gerekiyor. [Boot Loader] timeout=5Default=multi(0)disk(0)rdisk(0)partition(1)\WINNT [Operating Systems] multi(0)disk(0)rdisk(0)partition(1)\WINNT=”Microsoft Windows 2000 Professional” /fastdetect C:\=”Microsoft Windows 98″
Bundan sonra, dosyayı kaydedin ve bilgisayarı baştan başlatın. Her şey eski mutlu huzurlu haline geri dönecektir.
WINDOWS KAPANAMIYORSA Eğer Windows 98 kullanıyorsanız ve BAŞLAT menüsünden BİLGİSAYARI KAPAT * OTURUMU KAPAT komutunu çalıştırıp bilgisayarınızı kapatmak istediğinizde bilgisayarınız RESTART ediliyorsa aşağıdaki püf noktasının işinize yarayabileceğini düşünüyorum. Başlat menüsünden ÇALIŞTIR’ a girip REGEDIT yazın ve ENTER tuşuna basın. Ekrana REGISTRY editörü gelecektir. Burada Superonline taraftaki ağaç yapısındanHKEY_LOCAL_MACHINE\System\CurrentControlSet\Control
klasörünü açın. Shutdown klasörünün üzerine tıklayın ve sağ taraftaki FastReboot dizesinin değerini ”0” yapın ve kayıt düzenleyicisini kapatın. Bilgisayarı kapatıp açın. Probleminiz büyük ihtimalle çözülecektir, benimkisi çözüldü.

DOS ORTAMINDA F KLAVYE TANITMAK

DOS ORTAMINDA F KLAVYE TANITMAK

 Yapacağınız şey basit. Windows 98′i çalıştırın. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde SYSEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. Sistem dosyaları düzenleyebileceğiniz bir şekilde ekrana gelecektir. Bu ekranda AUTOEXEC.BAT dosyasına geçin ve KEYB ile başlayan satırda id:179 yazan satırı id:440 olacak şekilde değiştirin. Bu satır aşağıdaki gibi görülmelidir: keyb tr,,C:\WINDOWS\COMMAND\keybrd2. sys /id:440

DAHİLİ PC HOPARLÖRÜNÜN SESİ

 Eğer ses kartınız yoksa ve Windows 95, 98 ve Windows NT 4.0 kullanırken dahili PC hoparlöründe bip seslerinin gelmesini engellemek istiyorsanız bunu basit bir REGISTRY numarası ile halletmeniz mümkündür. Bütün yapacağınız aşağıdaki adımları takip etmek olacaktır.1. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. 2. REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. REGISTRY editörü uygulaması ekrana gelecektir. 3. Sol taraftaki klasör yapısını kullanarak HKEY_CURRENT_USER\Control Panel\Sound bölümüne gelin. 4. Sağ tarafta BEEP değerini göreceksiniz. Eğer görmezseniz EDIT menüsünden NEW * STRING VAULE komutunu çalıştırın ve yaratın.5. BEEP değerinin üzerine çift tıklayın ve değerini NO yapın.REGISTRY uygulamasını kapatın ve Windows’u kapatıp açın. Artık PC hoparlöründen ses gelmeyecektir. Eğer bu sesleri tekrar duymak isterseniz yine REGISTRY editörünü çalıştırın ve biraz önce yaratmış olduğunuz BEEP değerini YES olacak şekilde ayarlayın.

YENİ BİR MAİL HESABI AÇILMASI


Mail hesapları bizim yazışmalarımızı bir server üzerinde tuttuğumuz yerlerdir. Mail hesaplarının boyutları ve özellikleri her hesapta farklıdır. Bende şimdi ücretsiz bir mail hesabı alacağım. Öncelikle web browser programımdan hotmail.comsayfasına gireriz. Bu sayfa ücretsiz mailimizi alacağımız adres. Karşımıza aşağıdaki gibi bir görüntü çıkar.
Buradan Sign Up seçeneğine tıklarız. Karşımıza gelen ekranda kişisel bilgilerimizi ve adresin ismini belirleriz.Yazılan bilgiler doğru ise I Agree butonuna basarız. Yazılan mail adresi başka bir kişi tarafından alınmamış ise sistem yenilendiğinde bilgilerin sürekli olarak gönderilmesini istediğimiz adreslerin işaretlenmesini ister. İlgi alanımıza göre işaretlediğimiz adresler mail hesabımız açıldığında ve işaretli sayfalar güncellendiğinde bize de bilgi ulaşacaktır. Daha sonra mail adresine girdiğimizde bize gelen mailleri görmemiz mümkündür.

tüp bebek uygulamaları

Hastaların gebelik şanslarını artırmak için kendiliklerinden geliştirecekleri bir adet yumurtayı kullanmaktansa, hem yumurta sayısını arttıran hem de folliküllerin yumurta toplanma işlemine kadar çatlamadan beklemesini sağlayan ilaçlarla yumurtalıkların kontrollü olarak uyarılması ilk tercih edilen yöntemdir. (folliküller yumurtalıklarda gelişen ve yumurtaları barındıran içi sıvı dolu keseciklerdir. ) İlaçla tedavi sırasında, yumurtalıkların verdiği cevabın görülmesi ve yan etkilerden korunmak için hastaların dikkatli takibi gerekmektedir. Bu amaçla adet kanamasının 2. Gününden, en geç 3. Gününden başlayarak düzenli aralarla yapılan ultrason takipleriyle, yumurtalıklarda oluşan yumurta keseciklerinin (folikül) gelişimi ve rahim içi dokunun (endometrium) kalınlık ve kalitesi izlenir. Gerekirse doz ayarlamaları yapılır. Bu uyarılma süreci yaklaşık 10-12 gün sürer. Gelişen folliküllerin sayı ve büyüklükleri, rahim içi tabakasının kalınlık ve kalitesi, kanda östradiol (e2) hormon düzeylerinin takibi ile istenilen gelişme elde edildiğinde bir sonraki basamak olan yumurta toplama işlemine geçilir. Yumurtaların son olgunlaşmasını sağlamak için ayrı bir ilaç verilerek (pregnyl) yumurta toplamanın günü ve saati tesbit edilir.

eğitim


Eğitim 
Eğitim nedir? Sorusu insanları tarih boyunca meşgul eden konulardan birisi olagelmiştir. Peygamberler, düşünürler eğitim ve toplum konusu ile ilgili görüşler öne sürmüşlerdir. Kültürel değerlerin aktarılmasında yeni kuşakların sosyalleştirilmesinde en önemli görev eğitim kurumuna düşmüştür.
Ertürk’e (1979) göre eğitim “bireyin davranışlarında kendi yaşantısı yoluyla ve kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme sürecidir”.
Günümüz bilgi toplumunda eğitim sınıf ve okul  ortamı ile sınırlı görülmez. Okul artık bireyin eğitim sürecinin çok sınırlı bir boyutunu oluşturmaktadır. Eğitim bireyin farklılaşmasının da bir aracıdır. Geleneksel anlayışın asine her bireyin özellikleri ve kapasitesi farklıdır. Bu yüzden eğitim bu farklılığı köreltmemeli, geliştirmelidir.
Formal ve İnformal Eğitim
Eğitim , formal ve informal olmak üzere ikiye ayrılır. Formal eğitim, planlı, programlı, bir amaç doğrultusunda belirli bir mekanda uzman kişilerin rehberliğinde düzenlenen bir etkinliktir. İnformal eğitim ise bireyin içerisinde bulunduğu ortamda kendi kendine sistemsiz ve denetimsiz bir şekilde kültürlenmesidir. Bu kültürlenme olumlu yönde olabileceği gibi istenmeyen bir yönde de olabilir.
İnformal Eğitim
  • Doğal ortam içerisinde kendiliğinden oluşur.
  • Planlı ne programlı değildir.
  • Öğreticiler profesyonel değildir.
  • Olumlu ve olumsuz yönde gelişebilir.
  • Yer, mekan veya eğitim gerçekleştiği ortam belli değildir.
Formal Eğitim
  •  Planlı ve programlıdır, varılmak istene hedefler bellidir.  
  • Eğitimin amaçları profesyonel kişilerin eliyle geliştirmeye çalışılır.
  • Olumlu davranışların kazandırılması esastır.
  • Belirli bir mekan ve ortamda eğitim gerçekleştirilir.
  • Profesyonelce hazırlanmış eğitim araç ve gereçleri kullanılır.

YENİ BİR MAİL HESABI AÇILMASI


Mail hesapları bizim yazışmalarımızı bir server üzerinde tuttuğumuz yerlerdir. Mail hesaplarının boyutları ve özellikleri her hesapta farklıdır. Bende şimdi ücretsiz bir mail hesabı alacağım. Öncelikle web browser programımdan hotmail.comsayfasına gireriz. Bu sayfa ücretsiz mailimizi alacağımız adres. Karşımıza aşağıdaki gibi bir görüntü çıkar.
Buradan Sign Up seçeneğine tıklarız. Karşımıza gelen ekranda kişisel bilgilerimizi ve adresin ismini belirleriz.Yazılan bilgiler doğru ise I Agree butonuna basarız. Yazılan mail adresi başka bir kişi tarafından alınmamış ise sistem yenilendiğinde bilgilerin sürekli olarak gönderilmesini istediğimiz adreslerin işaretlenmesini ister. İlgi alanımıza göre işaretlediğimiz adresler mail hesabımız açıldığında ve işaretli sayfalar güncellendiğinde bize de bilgi ulaşacaktır. Daha sonra mail adresine girdiğimizde bize gelen mailleri görmemiz mümkündür.

tüp bebek uygulamaları

Hastaların gebelik şanslarını artırmak için kendiliklerinden geliştirecekleri bir adet yumurtayı kullanmaktansa, hem yumurta sayısını arttıran hem de folliküllerin yumurta toplanma işlemine kadar çatlamadan beklemesini sağlayan ilaçlarla yumurtalıkların kontrollü olarak uyarılması ilk tercih edilen yöntemdir. (folliküller yumurtalıklarda gelişen ve yumurtaları barındıran içi sıvı dolu keseciklerdir. ) İlaçla tedavi sırasında, yumurtalıkların verdiği cevabın görülmesi ve yan etkilerden korunmak için hastaların dikkatli takibi gerekmektedir. Bu amaçla adet kanamasının 2. Gününden, en geç 3. Gününden başlayarak düzenli aralarla yapılan ultrason takipleriyle, yumurtalıklarda oluşan yumurta keseciklerinin (folikül) gelişimi ve rahim içi dokunun (endometrium) kalınlık ve kalitesi izlenir. Gerekirse doz ayarlamaları yapılır. Bu uyarılma süreci yaklaşık 10-12 gün sürer. Gelişen folliküllerin sayı ve büyüklükleri, rahim içi tabakasının kalınlık ve kalitesi, kanda östradiol (e2) hormon düzeylerinin takibi ile istenilen gelişme elde edildiğinde bir sonraki basamak olan yumurta toplama işlemine geçilir. Yumurtaların son olgunlaşmasını sağlamak için ayrı bir ilaç verilerek (pregnyl) yumurta toplamanın günü ve saati tesbit edilir.

eğitim


Eğitim 
Eğitim nedir? Sorusu insanları tarih boyunca meşgul eden konulardan birisi olagelmiştir. Peygamberler, düşünürler eğitim ve toplum konusu ile ilgili görüşler öne sürmüşlerdir. Kültürel değerlerin aktarılmasında yeni kuşakların sosyalleştirilmesinde en önemli görev eğitim kurumuna düşmüştür.
Ertürk’e (1979) göre eğitim “bireyin davranışlarında kendi yaşantısı yoluyla ve kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme sürecidir”.
Günümüz bilgi toplumunda eğitim sınıf ve okul  ortamı ile sınırlı görülmez. Okul artık bireyin eğitim sürecinin çok sınırlı bir boyutunu oluşturmaktadır. Eğitim bireyin farklılaşmasının da bir aracıdır. Geleneksel anlayışın asine her bireyin özellikleri ve kapasitesi farklıdır. Bu yüzden eğitim bu farklılığı köreltmemeli, geliştirmelidir.
Formal ve İnformal Eğitim
Eğitim , formal ve informal olmak üzere ikiye ayrılır. Formal eğitim, planlı, programlı, bir amaç doğrultusunda belirli bir mekanda uzman kişilerin rehberliğinde düzenlenen bir etkinliktir. İnformal eğitim ise bireyin içerisinde bulunduğu ortamda kendi kendine sistemsiz ve denetimsiz bir şekilde kültürlenmesidir. Bu kültürlenme olumlu yönde olabileceği gibi istenmeyen bir yönde de olabilir.
İnformal Eğitim
  • Doğal ortam içerisinde kendiliğinden oluşur.
  • Planlı ne programlı değildir.
  • Öğreticiler profesyonel değildir.
  • Olumlu ve olumsuz yönde gelişebilir.
  • Yer, mekan veya eğitim gerçekleştiği ortam belli değildir.
Formal Eğitim
  •  Planlı ve programlıdır, varılmak istene hedefler bellidir.  
  • Eğitimin amaçları profesyonel kişilerin eliyle geliştirmeye çalışılır.
  • Olumlu davranışların kazandırılması esastır.
  • Belirli bir mekan ve ortamda eğitim gerçekleştirilir.
  • Profesyonelce hazırlanmış eğitim araç ve gereçleri kullanılır.

sanal sohbet/internet sohbet nedir-nasıldır?


SANAL SOHBETLER TÜRKÇE’Yİ BOZUYOR! TÜRK DİL KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI PROF. DR. RECEP TOPARLI, “GENEL AĞ ORTAMLARINDAKİ CHAT DENİLEN SOHBETLERDE KELİMELERİN KISALTILARAK YAZILMASI DİLİMİZE ZARAR VERİYOR” DİYOR!
Türk Dil Kurumu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Recep Toparlı, Türk dili için çok tehlikeli bir gidişatın olduğunu belirterek, bu tehlikenin kaynağının chat denilen sohbetler olduğunu savundu. Sanal sohbetlerde kelimelerin kısaltılarak yazıldığını, bunun da Türkçe yazım kurallarına aykırı olduğunu ifade eden Toparlı, şunları kaydetti: ‘Genel ağ ortamındaki chat denilen sohbetlerde kelimelerin kısaltılarak yazılması dilimize zarar veriyor. Bu çok tehlikeli bir durum. Hiç kimsenin hakkı yoktur Türkçe’nin sesli harflerini yutmaya. Teşekkür ederim, ‘tşkr’ diye yazılmaz. Selamı, ‘slm’ diye yazarsanız ben daha sonra okuyamam onu.’
Hiç kimsenin kafasına göre kelimelerde kısaltma yapamayacağının altını çizen Toparlı, şöyle devam etti: ‘Chatleşmelerde herşeyi kısaltıyorlar. 5 harfli bir kelimeyi 3 harfli yazıyorlar, bir de nokta koyarlar. Ne gereği var? Her şeyi kısaltmalarla mı anlatacağız? Ama, ‘bu bana göre, benim imla kuralıma göre’ derseniz, 70 milyon tane yazım kılavuzu çıkar ortaya. 70 milyon tane sözlük çıkar ortaya. Onun için işi ehline teslim edin.’
Toparlı, Türk dili için önemli tehlikelerden bir diğerinin de cadde ve sokaklarda tabelaların yabancı kelimelerle doldurulması olduğunu ifade etti. Batıdan gelen kelimelerin Türk dilinde bilinçsizce kullanılmaya başladığını anlatan Toparlı, şöyle konuştu: ‘Caddelerde, sokaklarda gezerken, ‘acaba burası Türkiye mi’ diye düşünmemize sebep olan dil kirliliği, dil yozlaşması var. Bugün tabela kirliliği meselesini belediyelerin duyarlı olması hallediyor. Çıkarılacak bir kanunda yabancı yazı olan tabelalara daha fazla vergi verilmesi, bu kirliliğin ortadan kaldırılması için yeterlidir. Bunun için herkes sorumlu bir tavır takınarak, bunu belediyelere yaptırması lazım.’
Klavyelerle ilgili yaptığı bir çalışmayla ilgili de bilgi veren Toparlı, Q’dan ziyade F klavyenin Türkçe yazımına daha uygun olduğunu ifade etti. Harflerin yerleşimine ve ellerin hareket noktasına bakıldığında F klavyenin daha uygun olduğunun görüleceğini ifade eden Toparlı, ‘Ama şimdi bize dayattılar Q klavyeyi’ dedi.

sanal sohbet/internet sohbet nedir-nasıldır?


SANAL SOHBETLER TÜRKÇE’Yİ BOZUYOR! TÜRK DİL KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI PROF. DR. RECEP TOPARLI, “GENEL AĞ ORTAMLARINDAKİ CHAT DENİLEN SOHBETLERDE KELİMELERİN KISALTILARAK YAZILMASI DİLİMİZE ZARAR VERİYOR” DİYOR!
Türk Dil Kurumu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Recep Toparlı, Türk dili için çok tehlikeli bir gidişatın olduğunu belirterek, bu tehlikenin kaynağının chat denilen sohbetler olduğunu savundu. Sanal sohbetlerde kelimelerin kısaltılarak yazıldığını, bunun da Türkçe yazım kurallarına aykırı olduğunu ifade eden Toparlı, şunları kaydetti: ‘Genel ağ ortamındaki chat denilen sohbetlerde kelimelerin kısaltılarak yazılması dilimize zarar veriyor. Bu çok tehlikeli bir durum. Hiç kimsenin hakkı yoktur Türkçe’nin sesli harflerini yutmaya. Teşekkür ederim, ‘tşkr’ diye yazılmaz. Selamı, ‘slm’ diye yazarsanız ben daha sonra okuyamam onu.’
Hiç kimsenin kafasına göre kelimelerde kısaltma yapamayacağının altını çizen Toparlı, şöyle devam etti: ‘Chatleşmelerde herşeyi kısaltıyorlar. 5 harfli bir kelimeyi 3 harfli yazıyorlar, bir de nokta koyarlar. Ne gereği var? Her şeyi kısaltmalarla mı anlatacağız? Ama, ‘bu bana göre, benim imla kuralıma göre’ derseniz, 70 milyon tane yazım kılavuzu çıkar ortaya. 70 milyon tane sözlük çıkar ortaya. Onun için işi ehline teslim edin.’
Toparlı, Türk dili için önemli tehlikelerden bir diğerinin de cadde ve sokaklarda tabelaların yabancı kelimelerle doldurulması olduğunu ifade etti. Batıdan gelen kelimelerin Türk dilinde bilinçsizce kullanılmaya başladığını anlatan Toparlı, şöyle konuştu: ‘Caddelerde, sokaklarda gezerken, ‘acaba burası Türkiye mi’ diye düşünmemize sebep olan dil kirliliği, dil yozlaşması var. Bugün tabela kirliliği meselesini belediyelerin duyarlı olması hallediyor. Çıkarılacak bir kanunda yabancı yazı olan tabelalara daha fazla vergi verilmesi, bu kirliliğin ortadan kaldırılması için yeterlidir. Bunun için herkes sorumlu bir tavır takınarak, bunu belediyelere yaptırması lazım.’
Klavyelerle ilgili yaptığı bir çalışmayla ilgili de bilgi veren Toparlı, Q’dan ziyade F klavyenin Türkçe yazımına daha uygun olduğunu ifade etti. Harflerin yerleşimine ve ellerin hareket noktasına bakıldığında F klavyenin daha uygun olduğunun görüleceğini ifade eden Toparlı, ‘Ama şimdi bize dayattılar Q klavyeyi’ dedi.